19 Haziran 2025, Brüksel — Toyota Motor Europe (TME), hidrojen yakıt hücreli kamyonlarıyla Avrupa’daki lojistik operasyonlarında sıfır egzoz emisyonlu taşımacılığa geçiş yaptı. Toyota’nın yakıt hücresi modüllerini kullanan ve VDL Groep tarafından üretilen ağır vasıta kamyonlar, Belçika’daki Diest Parça Merkezi’nden Fransa, Almanya ve Hollanda’ya lojistik sevkiyatları gerçekleştirmeye başladı.
40 tonluk bu yeni nesil kamyonlar, dizel araçlarla aynı performansı sunarken, egzozdan yalnızca su buharı salımı yapıyor. Gerçek sürüş koşullarında tek bir yakıt dolumuyla 400 km’ye kadar menzil sunan araçlar, Toyota’nın sürdürülebilir taşımacılık vizyonunun bir parçası olarak günlük operasyonlarda görev yapacak.
Avrupa Lojistik Ağı Hidrojenle Güçleniyor
Toyota, bu dönüşüm sürecinde Vos Transport Group, CEVA Logistics, Groupe CAT ve Yusen Logistics gibi lojistik partnerleriyle birlikte çalışıyor. Bu firmalar, Toyota Avrupa Parça Merkezi’nin günlük 500.000’den fazla parça ve aksesuar işlemini sıfır emisyon hedefiyle destekliyor.
Araçların elektrikli motorları, hidrojen ve oksijenin reaksiyonu ile enerji üretiyor. Bu sessiz ve titreşimsiz sürüş, şehir içindeki topluluklar için daha az çevresel etki yaratırken, sürücüler için konforu artırıyor.
Toyota’dan Karbon Nötr Hedefe Güçlü Adım
Toyota Motor Europe Ar-Ge Başkan Yardımcısı Thiebault Paquet, “Bu girişim, 2040 yılına kadar lojistik operasyonlarımızda karbon nötrlüğü sağlama hedefimizle tamamen örtüşüyor. Aynı zamanda Avrupa’nın hidrojen ekonomisini büyütme sürecine de katkıda bulunuyoruz,” diyerek süreci özetledi.
Yeni nesil yakıt hücreli kamyonlar, Avrupa Birliği’nin Alternatif Yakıt Altyapı Yönetmeliği (AFIR) ile uyumlu olarak hidrojen altyapısının gelişimini de destekliyor. Toyota, bu pilot filodan elde edilen deneyimlerle hem araçları hem de operasyon süreçlerini daha da geliştirmeyi hedefliyor.
Hidrojenle Geleceğe
Toyota, hidrojenin mobilite dışındaki alanlarda da kullanılabileceği sürdürülebilir bir enerji kaynağı olarak yaygınlaşması gerektiğine inanıyor. Marka, otomobillerin yanı sıra otobüs, kamyon, tren, deniz taşıtları ve sabit enerji sistemlerinde de yakıt hücresi teknolojisini entegre etmeye devam ediyor.
